BÜTOV AZERBAYCAN’IN NERESİNDEYİZ?

BÜTOV AZERBAYCAN’IN NERESİNDEYİZ? – Mehmet Hakan Gürbüzer

  

            Bu yazıyı yazmak için Orta Doğu demeyeceğim (!) Kuzey Afrika ve bazı Güney Batı Asya İslam ülkelerindeki isyanların rüzgarının dinmesini, hafiflemesini bekledim. Neden? Şu yüzden, olayları sıcağı sıcağına değerlendirmek büyük hatalara yol açar diye düşündüm ki yanılmadımda. Olayları kavrayamayanlar öylesine büyük değerlendirme hatalarında bulundular ki burada bunlardan bahsetmeyeceğim.Herkes okuduğunu okudu, gördüğünü gördü. Görülemeyen tek bir şey var ya da söylenmek istenmeyen tek gerçeklik, artık dünyada hiçbir ideoloji veyahut devlet rejimi insan haklarını çiğneyemeyecek ! Bu isyanlar hertürlü baskıya, insan hakları ihlallerine ve kısıtlamaya karşı meydan okumadır!            Olayların İran’daki akışına bakarsak birkaç küçük çaplı nümayişten başka bir şey olmadı. Neydi bu nümayişler? Yeşil hareketi denilen farsi grubun ülke yönetimine karşı olan tepkisi. Çok büyük çaplı olmamış olması beni hayretlere düşürdü. Dünya’nın bütün dikkati halk hareketlerindeyken ve dünyanın ezilen insanların sesini duyacağı bu tarihi günlerin heba ediliyor olması tuhaf… Bunu sadece yeşil hareketi bağlamında söylemiyorum. İran’daki Türk kardeşlerimiz birbirini yemek ile meşgul ! Ne yazık ki böyle. Bir özeleştiri yapmanın zamanı geldi diye düşünüyorum…

            Yeşil hareketinin kıpırdanışı sırasında, İran Türklüğünün bu zaman dilimi içerisinde hiçbir nümayiş tertiplememiş olması büyük bir idari zaafı göstermekte. Bu idaresizlik, teşkilat noksanlığı bariz bir şekilde ortada. Toplum tabanına yansıyacak ortak hedefler belirlenmemiş olacak ki hareket ne yapacağını bilemez halde.

1) Yeşil hareketi etnik unsurlara hiçbir şey vaad etmiyor, onlara katılamayız !

2) Yeşil hareketine yaklaşmalıyız, konuşarak uzlaşma sağlayabiliriz ve bir takım haklarımızı kabul ettirebiliriz.
3) Şovenist İran rejiminin yıkılması için kayıtsız şartsız yeşil hareketine destek olmalıyız. Zaferden sonra tüm haklarımızı talep edebiliriz.

            Ben bu görüşlerin hiçbirisine olan itirazımı belirtmeyeceğim. Ama Allah aşkına bir politika belirlemenin zamanı gelmedi mi artık !? Bir politika belirlensin ve artık faal döneme geçilsin. Bu hazırlıksızlık nereye kadar, ne olmasını bekliyoruz ! Rahmetlik Elçibey Bütov Azerbaycan meselesini Halk Cephesi beyannamesine koyduğunun üzerinden 20 yıl geçti…Bu zaman zarfı içerisinde neler yapıldı ? Azerbaycan hükümeti hakkı olan televizyon kanallarını İran’da açtı mı ? ! Kanal demişken Türk herçağda Türk ! Birbirimizi yiyoruz dedim ya GünAz tv üzerinde yapılan kavgaları buraya yazmayacağım ! Azerbaycan İran’daki soydaşlarını Bakü’ye getirip eğitim çalışmaları yapıyor mu ? Farsça yazılmış kitaplar Türkçe’ye çevrilip Tebriz merkeze gönderiliyor mu ? Güneyi taşıyacak lider kadrolar yetiştiriliyor mu ? İnanın son 10 yılda yazılanlara göz attım, hep bu tartışmalar… İsim vermeyeceğim geçenlerde bir arkadaşımız İran Türklüğünü okumamak ile cahillik ile suçlamış ! Millete söz söylemeden önce aydınlar olarak ne yapıyorsunuz ona bakalım önce ? Milleti hazırlama,bilgisiz bırak sonra cahilliğinden dem vur. 2-3 gün önce Almanya’daki okuma yazma bilmeyen insan sayısı açıklandı 5 milyon üzeri !!!  Demek istediğim yönetmek derdinde olan insanlar üzerine düşen görevi tam olarak yapıyor mu, yapmıyor mu önce bunlar tespit edilsin. Sonra suçu millete atarız, orası kolay efendim..!
            Bilgi çağı, teknoloji çağındayız. Facebook, youtube her bir imkan var dünyanın dikkatini üzerimize çekmek için ! Traktör maçlarında, futbolcu kardeşlerimize söyleyin siyah bant taksınlar, taraftarlara söyleyin 5 dakika sessizlik protestosu yapsınlar. İnterneti kullanalım daha çok insana ulaşalım. Ben artık şöyle yapalım böyle yapalım demek istemiyorum. Fiiliyata geçilsin istiyorum ! Çağın nimetlerinden faydalanalım ! İran’da kaç milyon Türk internet imkanına sahip, kaç milyonu okuma yazma biliyor ? Bunları tespit etmek çok zor işler değil ama tespit edilsin ki milletimizi harekete geçirmek için teknolojik nimetten hangi oranda faydalanabiliriz şimdiden bilmiş olalım !            Bütov Azerbaycan’ın neresindeyiz? Üzülerek ifade ediyorum ki Elçibey’in başlattığı yerden 3 adım ilerleyemedik ! Ben Türkiye’de yaşıyorum ve üzülüyorum sizi burada bilmeyen milyonlar var !!            Evet dünyada insan haklarını çiğneyen hiçbir rejim kalmayacak, yaşayamayacak ! Ağlamayana süt vermezler, sessiz kalırsa İran Türklüğü, biran önce harekete geçmez, avazı çıktığı kadar bağırmaz ise Dünya İnsanlığına, Elçibey demişti: «Еy Azərbaycan xalqı! Sən tarixin təkərlərinin arxasınca yürüyürsən, ona görə ki, parçalanmıĢ haldasan…

Biz daha burada çok hayıflanırız ve Türk tarihine bir sayfa daha ekleriz ‘’kaçan fırsat’’lar diye…
            Azerbaycan Bütovluğu meselesine gönül vermiş tüm Türkçü kardeşlerimi anlaşmazlıklarını çözmeye ve harekete geçmeye davet ediyorum !!! Belirli başlı şehirlerde toplantılar tertip edilsin. Şuanda Güney Azerbaycan haklarını müdafa eden ve kesimin onayladığı bir teşkilat var mı yok mu bilemiyorum. Siz BayBak olarak bu teşkilatla iletişim içerisine geçebilirsiniz ve Türklüğün büyük şehirlerinde toplantılar düzenleyebilirsiniz! Türkiye’de,  İstanbul’da büyük bir habersizlik söz konusu !            1880’lerde Gaspıralı Bey ifade etti. Dil birliği sağlanmadan hiçbirşey halledemeyiz diye.. Yüzyıl geçmiş ! Güney Azerbaycan Öğrenci Hareketi bana sağolsunlar dergilerini gönderiyorlar fakat ben onu okuyamadıktan sonra ???? Meseleleri aslında herkes biliyor, görüyor fakat neden bu ölü toprağı altındayız bilemiyorum ? Harekete geçmek için neyi beklediğimizi bilen var mı ?